Bazı insanlar bütün iyi şeylere, nimetlere kendilerinin sahip olmasını isterler. Bununla da yetinmezler; baş- kalarının başarılı, zengin, sağlıklı, huzurlu olmasından rahatsızlık duyarlar. Böyle kişilere hasetçi denir. İslamiyetin yasakladığı kötü davranışlardan biri olan haset; başkalarının sahip olduğu imkânları kıskanma anlamına gelir. Bu kavramın Türkçemizdeki karşılığı kıskançlıktır, çekememezliktir.nsanın, başkalarında gördüğü nimetlerin kendisinde de olmasını istemesi normaldir ve kötü bir şey değildir. Kişi, başkasında olan nimetleri görüp “Keşke ben de bu güzelliklere, nimetlere sahip olsam.” diye düşünebilir. Bu şekilde düşünmeye gıpta denir. Örneğin bir öğrencinin, kendisinden yüksek not alan bir arkadaşını görünce “Keşke ben de onun gibi yüksek not alabilsem.” şeklinde düşünmesi günah değildir. Aksine iyi bir şeydir. Çünkü iyi not alan arkadaşına gıpta eden öğrenci, onun gibi olmak için çalışıp çabalamaya yönelir. Bu da onun başarısını yükseltir.Cenab-ı Allah (c.c.), yeryüzünde herkese yetecek kadar nimet ve rızık yaratmıştır. İnsanlara sahip oldukları nimetleri, rızıkları, hayırları veren Yüce Allah’tır (c.c.). Rabb’imiz (c.c.) bazı kişileri varlıkla, bazılarını yoklukla imtihan etmektedir. Bu sebeple bizden daha başarılı, zengin, sağlıklı, mutlu ve iyi durumda olan kimseleri kıskanmamalıyız. Sahip olduğumuz nimetler için Rabb’imize (c.c.) şükretmeli, daha iyi durumda olmak için çaba harcamalı ve bu konuda bize yardım etmesi için Allah’a (c.c.) dua etmeliyiz.Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v.) de hasedin kötü bir özellik olduğunu belirtmiş ve bu kötü huydan uzak durmamızı istemiştir. Bir hadisinde, “Kulun kalbinde imanla haset bir arada bulunmaz.” (3) buyurarak başkalarına haset etmenin Müslümana yakışmayan bir özellik olduğunu anlatmak istemiştir
 
|